Goodreads Puanı: 4,03 (1.590 oy)
Orijinal Adı: Tales from the Perilous Realm
Yayınevi: İthaki Yayınları
Çeviri: Niran Elçi
Basım Yılı: 2008
Sayfa Sayısı: 223
"Peri Diyarı tehlikeli bir yerdir ve ihtiyatsız ayaklar için pek çok çukur, fazla cüretli olanlar için pek çok zindan barındırır... Peri masallarının dünyası engin, derin ve yüksektir, ve birçok şeyle doludur: Orada her tür hayvan ve kuş; kıyısız denizler, sayısız yıldız; kendisi bir büyü olan güzellik, ve her daim mevcut bir tehlike; kılıç kadar keskin coşku ve hüzün vardır. O diyara girmiş bir insan orayı gördüğü için kendini talihli sayabilir, ama Peri Diyarı`nın zenginliği ve tuhaflığı gezginin dilini bağlar, anlatamaz. Ve orada bulunduğu sürece, çok fazla soru sorması tehlikelidir, çünkü kapılar yüzüne kapanabilir ve anahtarlar kaybolabilir."Tehlikeli Diyardan Öyküler'i eksik Tolkien kitaplarını tamamlamak için altı ay önce almıştım. Beş ay gibi uzun bir süre kitaplığımda beklettikten sonra okumaya başladım. Kitabı bitireli yaklaşık bir ay oldu, finaller ve raporlar yüzünden kitabın yorumu bu zamana kaldı.
Kitap perilerden ejderhalara kadar birçok fantastik varlığa ev sahipliği yapan 4 kısa hikâyeden oluşuyor: Ham'li Çiftçi Giles, Tom Bombadil'in Maceraları, Yaprak Çizen Niggle ve Büyük Wootton Demircisi. Tom Bombadil'in Maceraları dışındakiler düz yazı şeklinde, Tom Bombadil'in Maceraları ise şiir biçiminde yazılmış.
Hikâyelere genel olarak bakıldığında, masal tadında oldukları fakat kurgu açısından masaldan farklılaştıkları söylenebilir. Her bir masalın nasıl biteceği az çok tahmin edilebilir ama bu kitaptaki hikâyeler farklı ve şaşırtıcı olay örgülerine sahip. Bu sayede daha akıcı ve sürükleyiciler.
İçlerinden favorim diyebileceğim bir hikâye yok, aslında. Her biri kendine has özelliklere sahip büyüleyici hikâyeler. Kitabı okuyalı çok olduğu için öykülerin hepsi de aklımda kalmadı, maalesef.. Ham'li Çiftçi Giles ve Büyük Wootton Demircisi, ayrıntılarıyla aklımda kalanlardan. Diğer ikisini de hatırlıyorum fakat hatırladığım hikâyelere kıyasla anımsanma açısından biraz sönük kaldıklarını söyleyebilirim.
Yaprak Çizen Niggle, aksiyonu zayıf fakat sürpriz unsuru yüksek bir hikâye. Aynı zamanda duygusal yönü de ağır. Hikâyeyi ayrıntılarıyla hatırlayamasam da okurken hissettiklerimi çok iyi hatırlıyorum. Kitaptaki hikayelere kıyasla oldukça kısa bir öykü ama hissettirdikleri fazla olduğu için sonraki hikâyeye geçmem uzun sürdü.
Tom Bombadil'in Maceraları, konu bakımından Yüzüklerin Efendisi'ne en yakın olan öykü. Hikâyenin tek yüzükle doğrudan bir ilişkisi olmasa da anlatılanlar Orta Dünya'yı ilgilendiriyor. Buna rağmen, okurken en çok sıkıldığım hikâye buydu. Yazılış şeklinin manzum olması, satırlar arasındaki bağlantıları kurmayı güçleştiriyor. Bir de bu yazım biçimine alışkın olmadığım için alışana kadar geçen sürede satırları birkaç kez okudum. Tom Bombadil'in Maceraları'nı okurken sıkılmamak için sık sık ara verdim. Fakat yine de bunu engelleyemedim ve bir süre sonra olayları ayrıntısına kadar anlamadan geçtim.
Fantastik ögelerle dolu 4 hikâyeden oluşan bu kitap, artık başucu kitaplarımdan biri. Gece yatmadan önce masal niyetine veya gerçeklikten biraz olsun uzaklaşmak için tekrar tekrar okuyabilirim. Tolkien'ın üslubunu özleyenler için de Tehlikeli Diyardan Öyküler, kaçırılmaması gereken kitaplardan biri. Kitabın, Tolkien'ın üslubunu özleyenleri fazlasıyla memnun edeceğini düşünüyorum.
"Ölümlü topraklara elveda diyerek,
vazgeçeceğiz Orta Dünya'dan!
Elf yuvasında çınlayan berrak
en yüksek kulede çalıyor bir çan.
Burada yapraklar düşüyor, çimenler sarı,
güneş ve ay solup gidiyor sanki,
duyduk uzaktan gelen çağrıyı
o diyarlara götüren bizi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder