, , , , , , ,

Yorum: Isaac Asimov - Ben, Robot (Robot, #0.1)

Tür: Billim Kurgu, Öykü
Goodreads Puanı: 4,18 (232.010 oy)
Orijinal Adı: I, Robot
Yayınevi: İthaki Yayınları
Çeviri: Ekin Odabaş
Basım Yılı: 2018 (4. baskı)
Sayfa Sayısı: 238
"Robotlar, insanlara zarar veremez ya da eylemsiz kalarak onlara zarar gelmesine göz yumamaz."

Isaac Asimov, bilimin içinden gelip bilimkurguda devrim yapan, bilimkurgunun üç büyük ustasından biri. Ben, Robot ise Asimov'un en önde gelen robot öykülerini topladığı, robot kavramını yeniden sorgulayan, insanlarla robotların ilişkisini en ince noktasına kadar irdeleyen bir bilimkurgu klasiği.

Teknoloji fazlasıyla gelişmiş, insanlık yıllardır kurduğu hayali gerçekleştirerek robot üretebilecek seviyeye gelmiştir. Fakat robotlar geliştikçe, ortaya çıkan problemler de giderek farklılaşma ve karmaşıklaşmaya başlamıştır.

Tıpkı insanlar gibi birbirinden oldukça farklı olan, yalancısından Tanrı'yla konuşanına, çocuk bakıcısından sarhoşuna kadar çeşitlilik gösteren robotlarla birlikte, insanlık da gelişir.

Üç Robot Kanunu'yla çalışma prensipleri belirlenen robotların, insanlığın en iyi yardımcıları olduğuna dair duyulan güven, her olayla birlikte yeniden sınanacaktır. Robotlar ve insanların sordukları sorular da birbirinin aynıdır: İnsan nedir? İnsanların çağının sonu geldi mi?

Ben, Robot, yapay zekânın doğallaşma öyküleri.

"Asimov'un yazdığı en iyi öyküler bu kitapta toplanmış."
-Frederik Pohl

"Asimov'un beni hayal kırıklığına uğratan bir öyküsü daha yok."
-Harlan Ellison
Asimov'la tanışmayı çok uzun zamandır istiyordum; Ben, Robot, gerek filmini daha önce izlediğim için gerekse kitabın yapısı ve işlediklerinden dolayı, bunun için en uygun kitapmış gibi geldi. İlkbaharda başladığım kitabı birkaç ay içinde, ara vererek okuyup bitirdim.

Ben, Robot kısa hikayelerden oluşan bir bilim kurgu kitabı; Robbie, Kovalamaca, Mantık, Tavşanı Yakalamak, Yalancı!, Kayıplara Karışan Robot, Kaçış, Kanıt, Önlenebilir Çatışma olmak üzere 9 hikayeden ve Asimov'un yazdığı, Benim Robotlarım isimli bir adet de sonsözden oluşuyor. İlk sayfalarda ise Giriş metni bulunuyor ki bu kısım, adından da anlaşılacağı üzere, kitaba bir giriş niteliğinde olup devamındaki hikayeleri çeşitli açılardan birbirine bağlayarak hikayeler arası bütünlüğü sağlıyor. 9 hikaye ise kitabın başında verilen Asimov'un robot yasasını farklı noktalardan irdeliyor.


Hikayeler'in Asimov'un robot yasasını işleyişi, kitabın en çok hoşuma giden noktalarından biriydi. Ben, Robot'a Üç Robot Kanunu ile giriş yapılıyor; kitabın devamı, sarsılmaz gibi görünen bu kanunların ifadelerindeki açıklardan türeyen olaylardan oluşuyor. Her hikaye, Asimov'un kanunları gibi, gerek kurgusu gerekse işlediği olaylar nedeniyle bir öncekine kıyasla derinleşiyor; kanunlara daha bir incelikle, dikkatle bakmamızı sağlıyor.

Asimov hikayeleriyle bir yandan robot kanunlarındaki açıkları yakalayıp sınarken, bir yandan da robot ve insan kavramlarını her yönüyle işliyor. Robotların insan gibi görünmesinin, davranmasının, düşünmesinin ne anlama gelebileceği; tüm bunları yapan bir robotun yine de sadece bir robot olup olmadığı tartışılıyor. Dildeki anlam belirsizliği nedeniyle ortaya çıkan, kanunlara aykırı durum ve davranışların robotlarda neden olduğu değişimlere vurgu yapılıyor ve bunların, robotları robotluktan çıkarıp ayrı bir kategoriye koymaya yeterli olup olmadığı inceleniyor.

Ben, Robot'un yazıldığı dönemler, ani ilerlemelerle bilim ve teknolojinin yükselişe geçtiği zamanlardan hemen öncesini kapsıyor. İşlemesi için tam zamanlı personellere ihtiyaç duyan, bir odayı dolduracak büyüklükteki dönemin bilgisayarları, teknolojinin bu alanının emeklemeye başladığının belirtilerinden... Sonraki on yıllarda bilim ve teknolojide alınan yol, beni her zaman etkilemiştir. Asimov'un ortada yapay zeka, hatta yapay zeka kavramı bile yokken robotların programlanma yapılarını ve bunların etik yönünü içeren hikayeleri kaleme alması, beni yapılan bu ilerlemelerden daha çok etkiledi. Hatta Asimov'un, yazdığı robot yasasıyla günümüzün robot algısını ve yapay zeka çalışmalarını şekillendirdiği bile söylenebilir.


Daha ilk hikayeden, doğrudan olaylara girildiği için kitabın başlarında karakterleri ve olayları kavramakta biraz zorlanabilirsiniz. Kurgulanan gelecek ile ilgili bilgileri de ilerledikçe, hikayelerin içinden çekip almak gerekiyor. Fakat okudukça, hikayeler arası bağlantıyı sağladıkça kurguyu anlamak ve Asimov'un arka planda sürdürdüğü tartışmalara dahil olmak kolaylaşıyor. Ben, Robot fazlasıyla düşündüren bir kitap olsa da, akıcılığı ve sürükleyiciliğinden bir şeyler kaybetmiş değil. Bu tartışmaların, irdelemelerin kurguya yedirilmesi okumayı daha da keyifli kılıyor.

İçeriği kısa hikayelerden oluştuğundan Ben, Robot, uzun zamana yayarak da okunabilir. Ama hikayeler arası bağlantıyı ve tartışma kaynaklarını taze tutmak için, kitabın fazla ara vermeden okunması taraftarıyım. Ben, kitabı yaklaşık 2 ayda bitirdim ve kitabı bir daha okumak istiyorum; bir sonraki okuyuşumda ise bunu birkaç haftayla sınırlandırmayı planlıyorum. Çünkü kitabı okurken kaçırdığımı düşündüğüm noktalar, anlamakta zorlandığım kısımlar oldu sanki. Asimov'un Vakıf serisine başlamadan önce, Ben, Robot'u bir kez daha okuyacağım :) Ayrıca, benim gibi önce filmini izlediyseniz kitaba başladığınızda kafanız azıcık karışabilir. Film, kitaptaki son hikayeyi ve Asimov'un düşüncelerini baz alıyor. O nedenle, Ben, Robot'u okumadan önce beklentinizi filme göre ayarlamamanızı öneririm.

Kaliteli bilim kurgu yazarlarının günümüzde kullandığımız aletlerin icatlarına öncülük etmesi fikrini büyüleyici bulurdum. Bundan daha büyüleyici olan ise, Asimov'un icatların yol açtığı sorunları ve bu sorunların çözümünü Ben, Robot'ta ustalıkla ele alması... Asimov'un robotları, insanlığın karşılaşacağı sorunları, robot-insan ilişkilerini ne derecede doğru öngördüğünü anlamamız için önümüzde katetmemiz gereken upuzun bir yol olduğu kanısındayım. Fakat şimdiden, Asimov'un geleceğin yapay zekasına çok büyük katkılarda bulunduğunu söyleyebilirim. Asimov evrenine giriş niteliğindeki bu müthiş eseri herkese, özellikle de bilim kurgu severlere tavsiye ediyorum.



"...bazen sıradan olanı görmek daha zordur. İnsanlar, 'burnunun ucundaki şeyi' görememekten yakınır. İyi de, karşında bir ayna yoksa burnunun ne kadarını görebilirsin ki?"





post signature
Paylaş:

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder